Osmanlıdan Bugüne Bir Egitim Öncüsü: Darüssafaka

egitim

Şefkat Yurdu anlamına gelen Darüşşafaka Türkiye de orta öğretim kurumları arasında ayrı bir konuma sahiptir.



Darüşşafaka'nın Kuruluşu:
1856 yılında Islahat Fermanı‟nın yayımlanmasının ardından Osmanlı ülkesinde yaşayan azınlıklar çeşitli mektepler açarak çocuklarını okutmaya başlamış ve bu okulları bitirenler de özellikle ticaret hayatında önemli mevkilere gelmişlerdir. Bunu gören bazı Müslümanlar, azınlıklar gibi özellikle fakir çocukları okutarak onları hayata hazırlamak istemişlerdir. Bu düşünceyi benimseyenlere ilham veren bilhassa esnaf çırakları olmuştur.


Onlara biraz okuma, yazma, hesap öğretmek bazı ahlaki ve sosyal esasları öğretmek amacıyla 1864 yılında İstanbul'da, Yusuf Ziya [Paşa] (1826- 1883), Gazi Ahmet Muhtar [Paşa] (1839-1919), Vidinli Tevfik [Paşa] (1832-1901) gibi dönemin önde gelen aydınlarının katkılarıyla, Cemiyet-i Tedrisiye-i İslamiye adıyla bir dernek kurulmuştur.


Derneğin doğuşunda, Kapalıçarşı'da çırakların mesai öncesi kapı önlerinde ve kahvelerde vakit öldürdüklerine tanık olan Yusuf Ziya Paşa'nın bu gençleri eğitme düşüncesi etkili olmuştur. Derneğin hedefi, bu gençlere dini bilgiler yanında, mektup, senet ve benzeri
evrakı okuyup yazacak derecede eğitim vermekti.


 Müslüman ve Hıristiyan çıraklar ile Bab-ıSeraskeri'de ve diğer devlet dairelerinde çalışan memurların katıldığı dersler büyük ilgi gördüğü gibi, dernek de giderek güçlenmiştir.

İlk gelirini KapalıÇarşı'da bulunan 105 dükkânın kirasının bağlanmasıyla oluşturan Cemiyet-i Tedrisiye-i İslamiye, zamanla devletin, yüksek devlet memurlarının, esnafın ve halkın değişik kesimlerinden pek çok vatandaşın yaptığı bağışlarla gitgide büyüdü. Cemiyetin gelişmesiyle birlikte daha büyük ölçekli bir okulun kurulması gündeme alındı, Darüşşafaka kuruldu.

Tahsis edilen gelirlerin yanı sıra hükümetçe erzak yardımı yapılmış, birçok hayırsever tarafından önemli miktarda emlak ve akar vakıfların gelirleri de bağışlanmıştır. Aynı tarihlerde İstanbul'da bu düzeyde biri Amerikan kültürünü yaymak üzere kurulan Robert Kolej, bir diğeriyse Fransız kültürü etkisindeki Mektebi Sultani (Bugünkü adıyla Galatasaray Lisesi) ülkedeki en nitelikli eğitim kurumları olsalar da bu okullardan yararlanmak için seçkin ve zengin ailelere mensup olmak gerekmekteydi. Buna karşılık 1873 yılında açılan Darüşşafaka'nın nitelikli eğitim yapmak amacını gütmesi yanında Müslüman öksüz yetimlerini parasız okutmak üzere açılması bu okula farklı bir konum sağlamış, okulun varlığı ekonomik gücü olmayanların da nitelikli eğitim almaya hakları olduğunu simgelemiştir.


Darüşşafaka'nın Tarihsel Gelişimi:
Darüşşafaka, kuruluşunun ilk yıllarından itibaren kaliteli eğitim ve üstün başarı anlayışına sahip olmuştur. Kuruluş döneminde Darüşşafaka'da uygulanan öğretim programı, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı muadil okullarda uygulanan programa göre
yoğunlaştırılmıştır. 1894 yılına kadar Darüşşafaka'yı bitirenler yüksekokul mezunu kabul edilmiştir. 1873-1894 yılları arasında okul, bir “telgraffen okulu” kimliğini kazanmış, Darüşşafaka mezunları çalışmaları ile Türkiye iletişim tarihinde önemli bir rol oynamışlardır.  


1900'lü yılların başında, Darüşşafaka'da okutulan Türk Dili kitapları, okuma yazma öğretiminde yeni yöntemleri ile Türkçe okuma yazmanın yaygınlaştırılmasına öncülük etmiş,
Türkiye eğitim tarihi ve halk eğitimi açısından önemli bir işlev edinmiştir. 1927 yılında ilkokul öğretmeni yetiştirmek amacıyla Darüşşafaka'da, ayrı bir “öğretmen sınıfı” açılmıştır.
Bu sınıfta öğrenimlerini tamamlayanlar doğrudan öğretmenlik görevine başlamışlardır.


1939'da Erzincan'da deprem felaketine uğrayan ailelerden, Darüşşafaka'nın öğrenci kabul koşullarına uygun seksen üç çocuk okula sınavsız olarak alınmıştır. 1955-56 eğitim öğretim
yılı Darüşşafaka için önemli bir dönüm noktası olmuştur. Yeni bir düzenleme ile İngilizce öğretim yapılan bir kolej statüsüne geçilmiş, iki yıllık hazırlık sınıfı ile eğitim sekiz yıla çıkarılmış, fen ve matematik dersleri  İngilizce okutulmaya başlanmıştır.


1957 yılında Anadolu'dan daha fazla çocuğa ulaşabilmek amacıyla, İstanbul'un yanı sıra Ankara, İzmir ve Adana illerinde de Darüşşafaka Giriş Sınavı yapılmaya başlanmıştır. 1971 yılında Darüşşafaka, eğitimde fırsat eşitliğini derinleştirmek için çok büyük bir adım atarak karma eğitime geçilmesi kararını almış, 1971-1972 Eğitim Öğretim Yılı'nda kız öğrenciler de Darüşşafaka'da eğitim görmeye başlamıştır. 1999 yılında, 17 Ağustos depremzedesi kırk bir öğrenci, ayrıca 1997-2006 yılları arasında toplam yetmiş sekiz şehit asker ve polis çocuğu okula sınavsız kabul edilmiştir. Yine şehir merkezleri dışından katılımı kolaylaştırmak için Darüşşafaka Giriş Sınavı'nın yapıldığı il sayısı yirmiye çıkarılmıştır. 2004-2005yıllarındaMaltepe ve Şenesenevler Rezidans, Darüşşafaka Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi ile
Maltepe Özel Bakım Ünitesi kapılarını bağışçılara açtı.


2006'daÖzel Darüşşafaka Lisesi, Sait Faik Abasıyanık anısına, İstanbul Liseleri arasında “Hişt, Hişt, Genç Sait Faik” öykü, yazma
yarışmaları düzenlemeye başladı. 2008 yılında, Eğitimde fırsat eşitliği ilkesinin uygulamasını derinleştirmek, olanakları büyük şehirlere göre kısıtlı fakat yüksek yetenek sahibi olan taşra
öğrencilerinin Darüşşafaka giriş sınavlarında başarılarını yükseltmek amacıyla, bilgi ölçümüne dayalı sınav sisteminden zekâ, yetenek ve yaratıcılık ölçümüne dayalı sınav
sistemine geçildi. Darüşşafaka Velilerini Arıyor programı ve Darüşşafakalılar arasıYıllık Bağış Kampanyaları başlatıldı. Türkiye İş Bankası işbirliğiyle “81 ilden 81 öğrenci” projesi
başlatıldı ve bu kapsamdaki ilk öğrenciler eğitime başladı. 2011 yılında, Darüşşafaka Eğitim Kurumları Yönetmeliği, MEB Özel Darüşşafaka İlköğretim Okulu Kurum Yönetmeliği ve
MEB Özel Darüşşafaka Lisesi Kurum Yönetmeliği olarak ayrıayrı13.09.2011 tarihinde MEB Talim Terbiye Kurul Başkanlığı tarafından kabul edildi.


2012 yılında Darüşşafaka Cemiyeti, çok önemli bir tüzük değişikliği yaparak babası hayatta olmayan çocukların yanı sıra annesi hayatta olmayan çocukların da Darüşşafaka'ya girmesine imkan tanımıştır. Yapılan değişiklik, kamuoyunda Darüşşafaka'nın sağladığı eşitlik yelpazesinin genişletilmesi için en önemli adımlardan biri olarak kabul edilmiştir.

Bugün Darüşşafaka'da altmış sekiz farklı ilimizden 954 öğrenci öğrenimini sürdürmektedir. Bu öğrenci öğrencilerin, 409'u kız, 545'i erkek, % 47'si İstanbul'dan ve % 53'ü  İstanbul dışından gelen öğrencilerdir. Darüşşafaka sınavlarına başvurabilme  şartı aşağıdaki gibidir:
İlkokul 4. sınıfı bitiren
Anne veya babası hayatta olmayan
TC vatandaşı
Maddi durumu yetersiz


Darüşşafaka'nın en büyük kurumsal bağışçısı, 2008 yılından beri Türkiye  İşBankası'dır. “81  İlden 81 Öğrenci” projesi kapsamında, Türkiye İş Bankası her sene Darüşşafaka sınavını kazanan 81 öğrencinin Darüşşafaka'daki eğitimleri boyunca tüm eğitim
ve yaşam giderlerini karşılıyor. Darüşşafaka'nın diğer önde gelen kurumsal destekçileri arasında, Doğuş Holding, Procter & Gamble, JP Morgan, HSBC, Mehmet Zorlu Vakfı, Siemens, Microsoft, Data teknik ve TÜYAP yer alıyor.


Darüşşafaka Cemiyeti, 150 yıllık varlığını borçlu olduğu, misyonunu destekleyerek çocukların yaşamlarının Darüşşafaka' da aldıkları eğitimle değişmesine katkıda bulunan hayırsever bağışçılarına duyduğu minnetin bir göstergesi olarak, ileri yaştaki bağışçılarına, İstanbul ve İzmir Urla'daki rezidansları ve özel
bakım üniteleriyle bakım hizmeti sunuyor. Darüşşafaka rezidanslarının sakinleri, bir yandan ülkemizin çocuklarının geleceğini aydınlatırken, bir yandan da ileri yaşlarını güvenli,
konforlu ve huzurlu bir ortamda geçiriyor..


Kaynak: Sosyal Hizmet Tarihi
YRD. DOÇ. DR. RECEP ÇELİK

Bagimliliklardan Kurtulmanin Yolu

  Bağımlıklardan kurtulmak mümkün öncelikle tıbbın psikolojinin bilinçaltının yardımıyla ve İslamı anlayarak