Yaşadıkları onun sınavıydı, ona o anlarda nasıl davrandığınız da sizin sınavınızdı...
İnsanlar yakınlarındaki kişi dertlere boğulduğunda koşar adım ondan uzaklaşır der ki 'onun sorunu aman ben kaçayım'. Bazısı böbürlenir 'ben kendime bakarım ben iyi durumdayım ben şöyleyim ben şöyleyim o kötü durumda ohh'. Bazısı egosunu tatmin etme fırsatını kaçırmaz onu aşağılar. Bazısı içindeki şeytanı dışa vurur düşene tekme atar. Bazısı şirke düşer 'başına bu derdin gelmesini kendi seçti''.Bazısı kendi zor günlerinde o kişinin ona destek olduğunu,yardım ettiğini hiç hatırlamaz vefasızlığın kitabını yazar...
Bu hayatta her şey bir sınav ve bu sınavları yapan Allah cc. Dertleri veren de o dertleri kime vereceğini seçen de O. Yalnız o anda sınav olan sadece o kişi DEĞİL! Yakınları da sınav olmakta o anlarda, bunu atlayan YANILMIŞLAR işte size çok acıyorum. Derde düşen sabredebilse de sabredemese de sevaba giriyor başka kullar o dertle sınanmazken o kulun sınanmasını Allah mükafatsız mı bırakacak sanırsınız. Allah'ın adaleti sizin asla anlayamayacağınız, o vicdansız kalplerinizle akıl edemeyeceğiniz kadar büyük. Hele bir de sabrederse işte o zaman bu dünya sizin olsun varsın öbür dünyada siz acıyla boğuşurken o sevinçlere kolaylıklara sahip olacak. Sanırlar ki bu onun derdi bu onun sınavı ben ona nasıl davranırsam davranayım mühim değil. Yanıldınız ve size ona o derdi veren Allah hesabı size ödetecek. Allah belki bu dünyada size o derdin aynısını ya da beterini verecek ya da öbür dünyada hesap günü ona davranışınızın hesabını vereceksiniz. Övündüğünüz, böbürlendiğiniz, sahip olduklarınızı veren Allah ve hep şansınızın yaver gideceğinin garantisi yok. Bir sivilce yeter çirkin olmanıza, bir huzursuzluk yeter işsiz kalmanıza, bir kaza yeter evlatsız kalmanıza, bir iftira bir nefis zayıflığı yeter hapse düşmenize, bir yangın yeter evsiz kalmanıza, bir imza yeter borca batmanıza, bir hastalık yeter yediklerinize pişman olmanıza... O yüzden derim ki herkes sınavda. Her bir sözünüzün , her bir davranışınızın, zulümlerinizin bedelini ödetecek Allah var. Son gülen dertlere maruz kalmış ve ÇOK sabretmiş şükretmiş olan ve tüm kötü davranışlarınıza rağmen size gülümsemiş olan KİŞİ olacak.
*Muhakkak siz, mallarınız ve canlarınız hususunda imtihan olunacaksınız. Sizden önce kendilerine kitap verilenlerden ve Allah'a ortak koşanlardan size eziyet verici bir çok söz işiteceksiniz. Eğer sabreder ve Allah'dan gereği gibi korkarsanız, şüphesiz işte bu azmi gerektiren işlerdendir. (Âl-i İmrân Suresi, 186. Ayet)
*Kardeşinle mücadele etme! Onunla alay yapma! Ona verdiğin sözden dönme! (İhya C.2 S. 448)
*Kusur araştırmayın, sözünüzle kusur aramayın, ayrılmayın, birbirinize arka çevirmeyin. Ey Allah'ın kulları kardeş olun! (İhya C.2 S. 442)
*Gördüğü iyilikleri gizleyip, kötülükleri teşhir eden kötü komşudan Allah'a sığının. (İhya C.2 S. 440)
*İmanın en sağlam kulpu, Allah için sevmek, Allah için buğzetmektir. (İhya C.2 S. 398)
*Malınızla insanlara yardıma malınız yetmez; onları güzel huyla hoşnut etmeye gayret edin. (İhya C. 3 S. 115)
*Allah'a ibadet edin ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana-babaya, akrabaya, yetimlere,
yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, idare ve himayeniz
altında olanlara iyi davranın. Allah kendini beğenen ve daima böbürlenip duran kimseyi sevmez
(Nisa: 4/36)
Selam olsun tüm dertlilere güleceğiniz gün yakın sabra,şükre,duaya devam...
Zehra
