Sabır Ver Diye Dua Edilir mi?


Bir rivayete göre, Hz. Peygamber (a.s.m), hasta olan Hz. Ali (ra)’i sormaya gitmiş ve hangi dualar ettiğini sormuş, o da Allah’tan sabır dilediğini söylemiştir.


Bunun üzerine Hz. Peygamber (a.s.m), “Musibetimde bana sabır ver, demek yerine, neden: “Rabbena atina…” (Ya Rabi! Bana dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver..) duasını okumuyorsun?” anlamına gelen tavsiyelerde bulunmuştur. Ayrıca Hz. Peygamber (asv) yanından geçerken “Ey Rabb’im! Senden sabır istiyorum” diye dua eden bir kişiye “Sen Allah’tan bela istemiş oldun; bunun yerine O’ndan sağlık ve âfiyet dile” buyurdular.(bk. Tirmizi, Daavat, 94; Kenz I/292).

Burada musibetlerde sabır istemenin hastalığı arttıracağından ziyade, hastalığın giderilmesi için uygun duaların yapılması vurgulanmıştır. Çünkü, hastalığın şifası için değil de ona karşı tahammül istemek, biraz da musibetten pek rahatsız olmadığı, hastalığını Allah’a şikâyet etmeye ihtiyaç duymadığı anlamına gelir. 

Diğer taraftan bu durum, henüz musibete ve hastalığa uğramayan bir kimsenin sabır istemesinin, bela gelsin de sabredeyim, anlamına gelebileceğinden, bela ve musibet gelmediği zamanlarda afiyet istemeye bir teşviktir.

Müslümanlar olarak, musibet ve hastalıklar zamanında, hem sabredeceğiz, hem sabır isteyeceğiz, hem de musibetin kalkması için dua edeceğiz. Nitekim, Bediüzzaman da bu konuda şu ifadeyi kullanmaktadır: “Eğer hastalık/musibet fazla ağır gelirse, sabır istemek gerektir.” Eğer hastalığın sevabını düşünüp şükür ve hamd de etsek, bu nur üstüne nur olur. 

“Sabredenlere müjdele. Onlar öyle kimselerdir ki, başlarına bir musibet geldiğinde, ‘Biz Allah’a aidiz ve vakti geldiğinde elbette ona döneceğiz’ derler.”(Bakara, 155-156) mealindeki ayette, musibetlerde sabrın önemine işaret edilmiştir. 

Bagimliliklardan Kurtulmanin Yolu

  Bağımlıklardan kurtulmak mümkün öncelikle tıbbın psikolojinin bilinçaltının yardımıyla ve İslamı anlayarak