Mülk (Tebareke) Suresi

tebareke suresi

Mülk süresinin özelliği Mania (mani olucu, engelleyici) ve Münciye (kurtarıcı) olup, sahibini kabir azabından korumasıdır.

Tirmizi’nin rivayet ettiği bir hadisi şerifte, Peygamberimiz (s.a.v) her gece yatmadan önce (yatsı namazsından sonra)Mülk Suresini okurdu.

Peygamberimiz (s.a.v) buyuruyor:
‘Tebareke suresi, kabir azabına mani (engel)olucudur.’
‘Kur’anda otuz ayet olan bir sure vardır; o bir kişiye şefaat etti, sonuçta o kişi bağışlandı. O süre: Tebarekellezi biyedihi’l-mülk’dür.
‘Kur’anda otuz ayet olan bir sure vardır ki, o mahşerde sahibini cennete koyuncaya kadar mücadele edecek. İşte o, Tebareke’dir.

Mülk Suresi Okunuşu (Türkçe Harflerle Okunuşu, Latin Harflerle Okunuşu)

(1) Tebârekelleziy biyedihil mülkü ve hüve alâ külli sey’in kadiyrün
(2) elleziy halekal mevte vel hayate liyeblüveküm eyyüküm ahsenü amela ve hüvel aziyzül gafur
(3) elleziy haleka seba semavatin tibakan ma tera fiy halkir rahmani min tefavüt ferciil basare hel tera min füturin
(4) sümmerciil basare kerreteyni yenkalib ileykel besarü hasien ve hüve hasiyr
(5) ve lekad zeyyennes semaed dünya bimesabiyha ve cealnaha rücûmen lisseyatiyni ve a’tedna lehüm azâbes seiyr
(6) ve lilleziyne keferu birabbihim azabü cehenneme ve bi’selmasiyr
 (7) izâ ülku fiyha semiu leha sehiykan ve hiye tefurü
(8) tekadü temeyyezü minelgayzi küllema ülkiye fiyha fevcün seelehüm hazenetüha elem ye’tiküm neziyr
(9) kalu belâ kad câena neziyrün fekezzebna ve kulna ma nezzelellahü min sey’in in entüm illâ fiy dalâlin kebiyr
(10) ve kalu lev künna nesmeu ev na’kilü ma künna fiy ashabis seiyr
(11) fa’terefu bizenbihim fesuhkan liashabis seiyr
(12) innelleziyne yahsevne rabbehüm bilgaybi lehüm magfiretün ve ecrün kebiyr.
(13) ve esirru kavleküm evicheru bihî innehu aliymün bizatissudur
(14) elâ yalemü men halâk ve hüvel latiyfül habiyr
(15) hüvelleziy ceâle lekümül’arda zelûlen femsu fiy menâkibiha ve külu min rizkihî ve ileyhinnüsur
 (16) eemintüm men fiyssemâi en yahsife bikümül’arda feizâ hiye temur
 (17) em emintüm men fiyssemâi en yürsile aleyküm hasiba feseta’lemune keyfe neziyr
(18) ve lekad kezzebelleziyne min kablihim fekeyfe kâne nekiyr
(19) evelem yerev ilettayri fevkahüm saffatin ve yakbidne ma yümsikühünne iller rahmân innehu bikülli sey’in basiyr
(20) emmen hâzelleziy hüve cündün lekum yansurukum min dunir rahmân inilkâfirune illâ fiy gurur
(21) emmen hâzelleziy yerzükuküm in emseke rizkah bel leccû fiy utüvvin ve nüfur
(22) efemen yemsiy mükibben alâ vechihi ehda emmen yemsiy seviyyen alâ siratin müstekiym
(23) kul hüveleziy enseeküm ve ceale lekümüssem’a vel’ebsâre vel’ef’ideh kaliylen ma teskürun
(24) kul hüvelleziy zereeküm fiyl’ardi ve ileyhi tuhserûn
(25) ve yekûlune meta hazelvadü in küntüm sadikiyn
(26) kul innemel ilmü indallah ve innema ene neziyrün mübiyn
(27) felemma reevhü zülfeten si'yet vücuhülleziyne keferu ve kiyle hazelleziy küntüm bihî teddeun
(28) kul ereeytüm in ehlekeniyallahü ve men maiye ev rahimena femen yüciyrül kafiriyne min azabin eliym
(29) kul hüver rahmân amenna bihî ve aleyhi tevekkelnu feseta’lemune men hüve fiy dalâlin mübiyn
(30) kul ereeytüm in asbeha maüküm gavren femen ye’tiyküm bimâin meiyn... 

Mülk Suresi Anlamı

1.    67-MÜLK:
1 - Mutlak hükümranlık elinde bulunan Allah, yüceler yücesidir ve O'nun her şeye gücü yeter.
2 - O, hanginizin daha güzel iş yapacağınızı denemek için ölümü ve hayatı yarattı. O, üstündür, bağışlayandır.
3 - O, yedi göğü, birbiri üzerine yarattı. Rahmân'ın yaratmasında bir aykırılık, uygunsuzluk görmezsin. Gözünü döndür de bak, bir bozukluk görüyor musun?
4 - Sonra gözünü tekrar tekrar döndür (bak). Göz (aradığı bozukluğu bulmaktan) âciz ve bitkin halde sana dönecektir.
5 - Andolsun biz, en yakın göğü kandillerle donattık ve onları, şeytanlar için taşlamalar yaptık. Ve onlar için alevli ateş azabını hazırladık.
6 - Rablerini inkâr edenler için cehennem azabı vardır. Ne kötü gidilecek yerdir o!
7 - Oraya atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı uğultuyu işitirler.
8 - Az daha öfkeden çatlayacak. Her ne zaman oraya bir topluluk atılsa, onun bekçileri onlara: "Size korkutucu bir peygamber gelmemiş miydi?" diye sorarlar.
9 - Derler: "Evet, bize uyarıcı geldi ama biz yalanladık ve Allah hiçbir şey indirmedi, siz ancak büyük bir sapıklık içindesiniz." dedik.
10 - Ve derler ki: "Eğer biz dinleseydik, yahut düşünüp anlasaydık şu çılgın ateşin halkı arasında bulunmazdık!"
11 - Böylece günahlarını itiraf ederler. (Artık) o çılgın ateş halkı (Allah'ın rahmetinden) uzak olsunlar!
12 - Fakat daha görmeden Rablerinden korkanlar var ya, işte onlar için bağışlanma ve büyük bir mükâfat vardır.
13 - Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun; bilin ki, O, göğüslerin özünü bilir.
14 - Hiç yaratan bilmez mi? O, en ince işleri görüp bilmektedir ve her şeyden haberdardır.
15 - O size yeri boyun eğer kıldı. Haydi onun omuzlarında (dağlarında, tepelerinde) yürüyün ve Allah'ın rızkından yeyin. Dönüş ancak O'nadır.
17 - Yoksa siz, gökte olanın üzerinize taş yağdıran bir kasırga göndermeyeceğinden emin misiniz? Tehdidim nasılmış bileceksiniz.
18 - Andolsun, onlardan öncekiler de yalanladılar. Ama beni inkâr nasıl oldu?
19 - Üstlerinde kanatlarını açıp yumarak uçan kuşları görmüyorlar mı? Onları Rahmân'dan başkası tutmuyor. Doğrusu O, her şeyi görmektedir.
20 - Rahmân olan Allah'a karşı şu size yardım edecek askerleriniz hani kimlerdir? İnkârcılar, ancak derin bir gaflet içinde bulunmaktadırlar.
21 - Allah size verdiği rızkı kesiverse, size rızık verecek olabilen kimdir? Hayır, onlar azgınlık ve nefrette direnip durmaktadırlar.
22 - Şimdi yüz üstü kapanarak yürüyen mi doğru gider, yoksa dosdoğru yolda yürüyen mi?
23 - De ki: "Sizi yaratan, size kulaklar gözler ve gönüller veren O'dur. Ne kadar az şükrediyorsunuz!"
24 - De ki: "Sizi yerden üreten O'dur ve O'na toplanıp götürüleceksiniz."
25 - (Onlar): "Doğru iseniz bu tehdit ne zaman olacak?" diyorlar
26 - De ki: "(O'na ait) bilgi, Allah'ın yanındadır. Ben ancak apaçık bir uyarıcıyım."
27 - Onu yakın görünce inkâr edenlerin yüzleri kötüleşti. Ve: "İşte çağırıp durduğunuz şey budur!" dendi.
28 - De ki: "Baksanıza, eğer Allah beni ve benimle beraber olanları öldürse, yahut bize merhamet etse, kâfirleri acı bir azabdan kim kurtarabilir?
29 - De ki: "O çok merhametlidir. O'na inanmış, O'na dayanmışızdır. Yakında kimin apaçık bir sapıklık içinde olduğunu bileceksiniz."
30 - De ki: "Baksanıza, eğer suyunuz çekilse, size kim bir akarsu getirebilir?"

Mehmet Emin Ay'dan Mülk Suresi'ni Dinle

Bagimliliklardan Kurtulmanin Yolu

  Bağımlıklardan kurtulmak mümkün öncelikle tıbbın psikolojinin bilinçaltının yardımıyla ve İslamı anlayarak