Abdestin farzları:
1.Niyet etmek. Niyetin yeri kalptir.
2.Besleme ile başlamak
3.Ağzına su vermek
4.Burnuna su çekmek
5.Yüzünü yıkamak
6.Ellerini kollarını dirsek dahil yıkamak
7.Başını meshetmek
8.Topukları ile beraber ayakları yıkamak
9.Uzuvları yıkarken sırayı gözetmek
10.Bir uzuvdaki su kurumadan diğer uzvu yıkamak
Abdestin Sünnetleri
Teyemmüm
Setri avret: İpekten başka bir örtü ile örtünmek.
Namaz Kılınacak Yer: Namaz kılınacak yerin tüm necasetlerden temiz olmasıdır.
İstikbali Kıble: Kıbleye dönmek
Niyet: Namaza niyet kalp ile olur.Namaza duracak olan kişi namaz kılmayı Allahın farz ettiğini,bu emri yerine getirirken gösteriş ve riyadan uzak olmak, namazdan çıkana kadar kalp huzuru ile namazını kılmalı.
Vakit: Vaktin girmesi
Daha fazlası için videoyu dinleyebilirsiniz.
Gunyetut Talibin Namaz bölümünü sesli olarak dinlemek için videoyu tıklayınız.
Namaz kılmanın, namaza başlamadan evvel, yapılması gereken bazı şartlan vardır; bunları sırası ile anlatacağız. Şöyleki:
1 — Temiz su ile temizlenip abdest almak, Su bulunmaz ise, teyemmüm etmek.
2 — Temiz bir elbise ile örtünmek.
3 — Temiz bir yerde durmak.
4 — Kıbleye yönelmek.
5 — Niyet etmek.
6 — Vaktin girmesi.
Şimdi bu altı şartı, ayrıntıları ile anlatacağız:
1 — Temizlik (Abdest almak, yıkanmak.)
Bu temizlik işinin hem farzları hem sünnetleri vardır.
Mezhebin zâhir emrine göre, temizliğin farzları on tane olup sırası ile şunlardır :
a) Niyet
Abdest almak veya gusül etmek sureti ile temizlenmek isteyen kimse, bu işi yaparken, üzerinden daha ziyade mânevi kirin gitmesini niyetine alacaktır.
Şayet suyu bulamaz da, teyemmüm edecek olursa, o zaman, namazın mubah olmasını niyetine alacaktır. Zira, teyemmüm, abdestsizliği ve gustilslizlüğü tamamen gidermez.
Niyetin yeri kalbdir. Şayet, yapacağı işin niyetini kalben yaptıktan: sonra, dille de söyler ise, daha faziletlisini yapmış olur. Yalnız, kalben itikad eder de, dille bir şey demez ise, bu da yeterlidir.
b) Besmele..
Sonra Allah'ın adını anar. Yani:
— Bismilahirrahmanirrahim. (Rahman Rahim Allah’ın adı ile.)
Der. Bu besmeleyi, temizlik için suyu almak istediği zaman okur.
c) Mazmaza.
Mazmazanın mânâsı şudur: Ağıza su alıp çalkaladıktan sonra çıkarmak.
d) îstinşak.
Bunun mânâsı da şudur : Burun deliklerine su çektikten sonra hafif nefes vermek suretiyle o suyu oradan çıkarmak.
(Buruna su alırken, oruçlu olan boğazına su kaçırmamaya dikkat etmelidir.)
e) Yüzü yıkamak.
Yüzün yıkanacak yerleri şuralardır : Başın kıl biten yerlerinden; başlar; varsa sakal, yoksa öznede biter.
Yukarıdan aşağı hepsi yıkanır. Yüzün uzunluğu, çenede biter. Eni ise, kulak dipleridir. Yani: Bir kulak memesinden, diğer kulak memesine kadardır.
f) Elleri dirseklere kadar yıkamak.
g) Başı meshetmek.
Başın meshedilme şekli şöyledir : Eller sulanır; sonra sudan alınıp kaldırılır. Akar suda abdest alıyorsa, suya ellerini sokar çıkarır. Baş parmak hariç; iki elin parmak uçlarım başbaşa değdirmek sureti ile çatı yapar. Bundan sonra, ellerini ayırmadan başının ön tarafına koyar; başı avucunun içine gelmiş olur. Bu şekilde ellerini ense köküne kadar götürür; sonra başladığı yere getirir. Kalan baş parmaklan ile de kulaklarını mesheder.
h) Ayakları yıkamak.
Ayaklar, ayak mafsallarında, içten ve dıştan çıkan iki topuk kemiğine kadar yıkanır.
Bütün bu yıkanacak yerler, birer kere yıkanır ki, farz olan budur. Bundan sonraki iki tanesi sünnettir.
ı) Tertip.
Bu, abdestte yıkanması gereken yerlerin, Âyet-i Kerimede belirtilen sıraya göre yıkanmasıdır.
Allah-Ü Taâlâ şöyle buyurdu :
— «Ey iman edenler, namaz kılacağınız zaman:
1 — Yüzlerinizi yıkayınız.
2 — Dirseklere kadar ellerinizi yıkayınız.
3 — Başmızı meshediniz.
4 — Ayak mafsalındaki içten ve dıştan çıkan iki topuk kemiğine kadar ayaklarınızı yıkayınız.» (5/6)
i) M u v a l â t.
Bunun mânâsı şudur : Abdestte yıkanan yerleri peşpeşe yıkamak. İlk yıkanan yerin suyu kurumadan diğerlerine geçmek.
Gelelim, temziliğin (abdest almanın, yıkanmanın) sünnetlerine. Bunlar da on tane olup sırası ile aşağıda anlatılacaktır :
a) Avuç içlerini yıkamak. Amma, abdest alınacak su kabına elleri sokmadan evvel.
Bu cümle, daha açık mânâsı ile şu demeğe gelir : Abdestte yıkanması farz olan yerleri yıkamaya başlamadan evvel, elleri yıkamak. El temiz olmalı ki; onun yıkayacağı yerler de temiz olsun.
b) Misvâk kullanmak.
Tıbbî kontroldan geçen diş fırçası üe dişleri fırçalamak da onun yerine geçer.
c) Ağıza su alırken, iyice her yanını yıkamak. Yani içini.
d) Buruna su alırken, burun içine de suyu iyice çekmek.
Oruçlu bulunan kimse, burnuna su çekerken, boğazına su kaçırmamaya dikkat etmelidir.
e) Abdestte sakalı su ile oğuşturmak.
Bazı rivâyette, sakalın dış kısmının yıkanması yeterlidir.
f) Gözlerin içine de girmesi; yıkanması.
g) Abdestte yıkanması gereken yerleri yıkamaya sağdan başlamak.
h) .Kulakları meshetmek için, yeniden su almak.
ı) Enseyi meshetmek.
i) Parmak aralarını ovmak.
Abdestte, birinci yıkamadan sonra; ikinci ve üçüncü kere yıkamalar da sünnettir.
TEYEMMÜM
Teyemmümü de anlatalım.
Teyemmüme, namazın mübah olması niyeti ile başlamr.
Besmele çekildikten sonra; eller, üzerinde toz bulunan temiz toprak cinsi bir şey üzerine bir kere vurulur. Bu vuruşta, parmaklar açık bulundurulur.
Bundan sonra eller kaldırılır; el parmaklarının içi yüze sürülür. Avuç içleri de, elin dışına sürülür.
(Teyemmüm iğinde şu rivayetler de vardır; sağlamdır :
Teyemmüm, ateşte yanmayan, suda erimeyen bir şey üzerine yapılır. O şey üzerine el vurulur; görünen veya görünmeyen ele bulaşmış tozu, iki elle yüze sürülür.
İkinci kere yine el teyemmüm edilen şey üzerine vurulur. Bu vuruşta da eller, dirsekten itibaren kollar üzerinde tamamen gezdirilir.
Bu işi, bir vuruşla yapmak mümkün değilse, iki veya üç vuruşla yapılabilir.
İki vuruşla bitirmek normaldir.)
Örtünmek.
örtünecek şey, temiz bir giyim eşyasından olmalıdır. Namaz kılacak kimse, bununla edep yerlerini ve omuzlarını örter.
İpekli hariç; bütün giyim eşyasından olur. Zira, temiz olsa dahi, ipekli giyip namaz kılmak haramdır. Keza, çalınmış, bir başkasının zorla alınmış elbisesi ile de namaz kılınmaz.
Temiz yer.
Namaz kılınacak yerin, tüm pisliklerden arınmış olması gerekir.
Namaz kılınacak yer üzerinde bulunan pisliği rüzgâr esip veya güneş gelip kurutmuş ise, oraya bir yaygı (seccade) serip namaz kılmakta bir sakınca yoktur. Orada kılınan namaz sağlam olur. Ancak, sahih olmayacağına dair rivayet de vardır.
Zayıf bir rivayete göre : Zorla başkasından alman yerde de namaz kılınır.
Kıbleye dönmek.
Bir kimse, Mekke-i Mükerreme’de bulunuyorsa veya ona yakın yerlerde ise, doğrudan doğruya, namaz kılacağı zaman, Kâbe-i Muazzama’ ya dönmesi gerekir. Mekke-i Mükerreme’den uzak bir yerde ise, çalışıp gayret sarf ederek, Kâbe yönünü tayin edip o yana dönmelidir. Delillerle, şahidlerle bunun yolunu bulmalıdır. Bu işin tayinini; yıldızlarla, rüzgârla ve daha başka yollardan yapabiliriz.
Niyet.
Niteyin yeri kalbdir. Namaz kılan kalben bilecek ki: Allah-ü Taâlâ, aynen bu namazı kılmayı kendisine farz kılmıştır. Bir gösterişe, desinlere kapılmadan Allah’ın bu emrini yerine getirmek kendisi için gereklidir.
Namaz kılan, üstte anlatıldığı gibi bir niyet ettikten sonra; taa, namaz bitinceye kadar kalbini huzurlu tutmalı, kalbine başka şeyler ge tirmekten sakınmalıdır. Resulüllah S.A. efendimizin, Hazret-i Âişe’ye r.a. hitaben buyurduğu şu hadis-i şerif bu mânâyadır :
— «Kıldığın namazda senin için olan, kalben hazır olduğun kadardır.»
Vakit.
Namaz kılacak kimse, namaz vaktinin geldiğini yakinen bilecektir. Yahut, ağır basan tahmini ile. Ki bu tahmin, bulutlu günde olacaktır. Rüzgârın ters esişi gibi başka engeller de olabilir. Bu durumlar, ağır basan zannına göre namaz vaktini tayin eder.
EZAN
Namaz vakti geldikten sonra, müezzin ezan okur. Ezan şöyle okunur :
Allahü Ekber. (iki veya dört kere okunur. Mânâsı : En büyük Allah’tır.)
Eşhedü en lâ ilâhe illallah. (İki kere tekrar edilir. Mânâsı : Allah' tan başka ilah olmadığına şehadet ederim.)
Eşhedü enne Muhammeden Resulüllah. (İki kere tekrar, edilir. Mânâsı : Muhammed, Allah’ın Resulü olduğuna şehadet ederim.)
Hayye alessalah. (İki kere tekrar edilir. Mânâsı : Namaza gelin.)
Hayye alel-felâh. (İki kere okunur. Mânâsı : Felâha gelin.)
Allahü ekber. (iki kere okunur. Mânâsı : Allah en büyüktür.)
Lâ ilâhe illallah. (Bir kere okunur. Mânâsı : Allah’tan başka ilâh ‘ yoktur.)
KAMET
Bundan sonra, namaz için kamet okunur. Kamet ezandan biraz değişik olarak şöyle okunur :
Allahü Ekber. (İki veya dört kere tekrar edilir.)
Eşhedü en lâ ilâhe illallah. (Bir veya iki kere tekrar edilir.)
Eşhedü enne Muhammeden Resulüllah. (Bir veya iki kere tekrar edilir.)
Hayye Alessalât. (Bir veya iki kere tekrar edilir.)
Hayye Alel - felâh. (Bir veya iki kere tekrar edilir.)
Kad kamet’is - salât. (İki kere tekrar edilir. Mânâsı: Namaz başladı.)
Allahü Ekber. (iki kere tekrar edilir.)
Lâ ilâhe illallah. (Bir kere tekrar edilir.)
Kaynak: Gunyet'üt Talibin, Hakkı Arayanların Kitabı ve Müridlerin Kitabı Abdulkadir Geylani