Rabbime hamd olsun, uzun zamandır aklımda olan ziyareti sonunda nasip etti.
Uzun zamandır aklımda çocuk esirgeme kurumunda gönüllü olarak çalışma fikri vardı fakat erteliyordum. Çocuk esirgeme kurumunda çalışan bir arkadaş edindim ve beni davet etti. Ziyarete gittim. O kadar harika bir duygu, o kadar güzel bir andı ki tarif etmem imkansız.
Her birine teker teker sarıldım,nasıl tatlılar, nasıl da sarılıp bırakmak istemediler.
Tüm odalar bebek kokuyor kardeşlerimden(2 kardeşimi ben büyüttüm) bildiğim o mis o güzel cennet kokusu.
Terapi gibi, aşk gibi..
İnşallah gönüllü olmak için başvuracağım, gönüllü olmasam bile arkadaşım orada istediğin zaman gel dediler.
Nasıl mutlu oldum, bilemezsiniz. Ben istedim bir göz Allah verdi iki göz.
Doya doya minik çocuklarla oynama,sarılma fırsatı. Hem de onlarca çocuk :)
Çocukları seven herkese tavsiye ederim.
İslam,sünnet yolunda aklımdaki bir adımı daha zevkle gerçekleştirdim. Hamd alemlerin Rabbınadır. Elhamdülillah.
Yetim yurdundaki tüm çocuklar sizleri seviyorum. Rabbim inşallah sizlere hayırlı güzel kaderler yazar. Allah sizlere bu dünyada da ahirette de iyilik,afiyet nasip etsin inşallah.
Yetimleri sevmek, onlara iyilik etmek ile ilgili ayet ve hadisler:
*Hani, biz İsrailoğulları’ndan, “Allah’tan başkasına ibadet etmeyeceksiniz, anne babaya, yakınlara, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz, herkese güzel sözler söyleyeceksiniz, namazı kılacaksınız, zekâtı vereceksiniz” diye söz almıştık. Sonra pek azınız hariç, yüz çevirerek sözünüzden döndünüz. (Bakara - 83)
*"Bir kimse sırf Allah rızası için bir yetimin başını okşarsa, elinin dokunduğu her saç teline karşılık ona sevap vardır". (Ahmed ibni Hanbel, Müsned, V, 250.)
*"Bir kimse, Müslümanların arasında bulunan bir yetimi alarak yedirip içirmek üzere evine götürürse, affedilmeyecek bir suç işlemediği takdirde, Allah Teala onu mutlaka cennete koyar". (Tirmizî, Birr 14.)
*Allah'a en sevgili ev, içinde ikram gören yetim bulunan evdir. [Ravi: Hz. Ibni Omer (R.A)]
*“Yetimlerin ihtiyacına koşan, Allah yolunda savaşa giden askerlerle, gündüzün oruç tutup, geceyi ibadet ile geçiren gibidir.” [Buhari, Edebü'l-Müfred, 59.]
